Kabul olunan duâ
“Dua müminin silahıdır.” buyuruyor peygamber efendimiz. Bazen güzelce abdest alıp huzurlu ve sakin bir şekilde namazı dikkat ederek kılıyor ardından gaflete düşüp duayı gelişigüzel yapabiliyoruz. Duanın kabul olması için aynı ciddiyeti, ehemmiyeti göstererek dua etmeliyiz.
Musa Aleyhisselâm, Allahü Teâlâ hazretlerine dua eden, çok yalvaran ve tazarru eden bir kişiye rastladı. Musa Aleyhisselâm, (o kişinin hâline bakarak acıdı ve kendi kendisine);
Eğer bu adamın haceti benim elimde olmuş olsaydı; elbette onu yerine getirir (ve ihtiyacını giderir)dim,” dedi. (Musa Aleyhisselâm’ın böyle şeyleri kalbinden geçirmesi üzerine Allahü Teâlâ hazretleri Musa Aleyhisselâm’a) vahyetti:
Ey Musa! Ben ona karşı elbette senden daha çok merhametliyim! Lakin o bana dua ediyor; ama onun bir koyunu var ve onun kalbi hep koyunundadir. Halbuki ben, diliyle bana dua edip, kalbi benden başkasında olan kişinin duasını kabul etmem!” buyurdu.
Musa Aleyhisselâm, adama bunu hatırlattı. (Ve bu konuda ona öğüt verdi.) Adam da bütün kalbiyle Allahü Teâlâ hazretlerine yöneldi. Ve duası kabul olundu. Haceti yerine getirildi.
Dua’nın İcabeti Kabulü İçin
Dua’nın icabetinde;
- Kalbin huzuru,
- Allahü Teâlâ hazretlerine hüsn-ü zan (güzel zan) lazımdır.
Hazret-i Âişe (r.a.) annemizden rivayet olundu.
Efendimiz (s.a.v.) hazretleri her gece yatağına geldiği zaman, iki elini birleştirir sonra onların içine nefes eder. Ve onlara;
- Kulhuvellâhüehad,
- Kul eûzü birabbil-felak,
- Kul eûzü birabbinnâs sûrelerini okur..
Sonra onlarla gücü yettiği kadar mübarek cesedini meshederdi. İki eliyle başından ve yüzlerinden başlar ve cesedinin ön tarafından başlayarak meshederdi. Ve bunu üç kere yapardı…” Sahih-i Buhâri: 4630, Tirmizi: 3324, Ebu Davud: 4397, Müsned-i Ahmed: 23708.
Dua’da Haddi Aşmak
Her halde 0 haddi aşanları sevmez.” [ A’raf Suresi 55. ayet ]
Dua ve gayri işlerde emredilen şeylerde haddi aşanlar, demektir. Bunda, dua eden kişinin kendisine layık olmayan şeyleri istememesine tembih vardır; (meselâ) peygamberlik rütbesini istemesi ve göğe çıkması istemesi gibi.
Denildi ki: Dua’da haddi aşmak; dua’da bağırmak ve dua’da ayrıntılara girmektir.
Efendimizin (s.a.v.) Tavsiyesi Ettiği Dua
Efendimiz (s.a.v.) hazretlerinden rivayet olundu. Buyurdular: Yakında bir kavim olacak, (ve onlar) duada haddini aşacaklardır (ve çok aşırı gideceklerdir.) Halbuki kişiye duada şöyle demesi yeterlidir:
Allâhım! Senden cenneti istiyorum! Ve ona yaklaştıracak söz ve ameli istiyorum!
Allâhım! Cehennem ateşinden sana sığmıyorum! Ve cehennem ateşine yaklaştıran söz ve amelden sana sığınıyorum!”
Sonra Efendimiz (s.a.v.) hazretleri şu âyet-i kerimeyi okudular:
Rabbıniza yalvara yalvara ve için için dua edin ki, her halde O haddi aşanları sevmez. Âyet-i kerimesini okudular.
Mühim Şeyler İçin Dua
Dua eden kişiye yakışan en mühim şeyler için dua etmektir.
En mühim şey;
- Cennete girmek,
- Cehennem ateşinden kurtulmaktır.
Dipnot : Dua’da faziletli ve sünnet olan dua ederken elleri bitiştirmektir. Musannif İsmail Hakkı Bursevî (k.s.) hazretleri Rumeli ulemâsındandır. Rumeli Hıristiyanlar ile Müslümanların bir arada yaşadığı bir yerdir. Bilindiği üzere Hıristiyanlar dua ederlerken, ellerinin içlerinin tamamen birbirine birleştirir ve çenelerinin altına koyarak dua ederler. O dönemin Müslüman âlimleri Musannif hazretleri gibi, Hıristiyanlara benzememek için dua’da elleri açmanın daha faziletli olacağını beyan etmişlerdir. Yoksa dua’da elleri birbirine bitiştirmek ve avuçlarını açmak sünnettir. Kutub-i sitte’de bu konuda bir çok hadis-i şerif mevcuttur. Muteber, Hadis-i Şerif, Tefsir. Fıkıh. Mevize ve ilmî kitaplarda bu konuda çok geniş bilgi vardır.
Namazda olduğu gibi duanın da bir usûl ve âdabı vardır. İhya-u Ulumiddin’de buyurdu
İbni Abbâs (r.a.) buyurdular: Efendimiz (s.a.v.) hazretleri dua ettikler zaman. İki avucunu birleştirir ve elinin içlerini yüzüne taraf tutardı.” İhyâ-u Ulûmiddin c. 1, s. 305
Dua nasıl yapılır? dua ile ilgili daha geniş bilgi için bakınız: Duâ’nın Adâbı ve Bir Sünnetin İhyası, Abdülkadir Dedeoğlu, Osmanlı Yayınevi bu eser güzel bir araştırmanın eseridir. Bu kitabı mutlaka okuyun. Beyan edilen kaynaklara bir göz atın. Günlük yaptığımız dualar, namazlardan sonra ettiğimiz dualar günahlardan arınmamıza vesile olur inşallah.
Kaynak : Mütercim.İsmail Hakkı Bursevi (k.s), Rûhu’l-Beyan Tefsîri :8/615-616.
Kaynak : İsmail Hakkı Bursevi (k.s), Rûhu’l-Beyan Tefsîri :8/619.