Close Menu
Blog Notları, Rehber Blog, Rehbertr.comBlog Notları, Rehber Blog, Rehbertr.com
  • Seyahat
  • Konular
    • Oku
    • İzle
    • Keşfet
    • Sözlük
    • Listeler
    • Gündem
    • Mesele
    • Günlük
  • Eğitim
  • Bilim
  • Tarih
  • Kültür
    • Kitap
    • Edebiyat
      • Şiirler
      • Denemeler
      • Hikayeler
      • Roman
    • Eleştiri-Yorum
  • Yaşam
    • Sağlık
    • Aile
  • Forum
  • English
Facebook X (Twitter) Instagram Pinterest YouTube WhatsApp
Facebook X (Twitter) Instagram Pinterest YouTube LinkedIn TikTok
Blog Notları, Rehber Blog, Rehbertr.comBlog Notları, Rehber Blog, Rehbertr.com
FORUM
  • Seyahat
  • Konular
    • Oku
    • İzle
    • Keşfet
    • Sözlük
    • Listeler
    • Gündem
    • Mesele
    • Günlük
  • Eğitim
  • Bilim
  • Tarih
  • Kültür
    • Kitap
    • Edebiyat
      • Şiirler
      • Denemeler
      • Hikayeler
      • Roman
    • Eleştiri-Yorum
  • Yaşam
    • Sağlık
    • Aile
  • Forum
  • English
Blog Notları, Rehber Blog, Rehbertr.comBlog Notları, Rehber Blog, Rehbertr.com
Anasayfa Görmek için bakalım
Eğitim

Görmek için bakalım

Ahmet AkdelBy Ahmet Akdel29 January 202004 Mins Read
Share Facebook Twitter Pinterest Copy Link LinkedIn Tumblr Email Telegram WhatsApp
Follow Us
Google News Flipboard
bakmak-ile-gormek
Paylaş!
Facebook Twitter LinkedIn Pinterest Email Copy Link

Görmek için bakmak

Yaşadığımız olaylara dışarıdan bakma imkanı bulduğumuz zaman daha objektif yorumlar yapabiliyoruz. Kendimizi bir televizyonda izleme fırsatı bulsak, o kadar çok yerde hata yaptığımızı anlarız ki, hemen oracıkta müdahale etme gereği duyarız. Bazen mekan değişikliği hatta uzun yolculuklar insana bu anlamda iyi gelebilir. Özellikle doğru karar almak, özeleştiri yapmak için yaşadığımız ortamdan uzaklaşarak başka bir memlekete gitmek belki de insanın o an için ihtiyacı olan tek şeydir.

Ümit etmek

İnsanın kendini bulduğu an tüm ümidini yitirdiği andır. Çünkü o zaman ancak kendine güveneceğini bilir diyen Sartre, ne derecede haklıdır? Ümit bittiği zaman yaşam anlamını kaybetmeye başlar ve yavaş yavaş hiçbir şeyden zevk almama duygusu oluşur. Gerçekten kendini bulduğun an yalnız kaldığın, özeleştiri yapabildiğin ve kendinden başka kimsenin bulunduğun durumu çözemeyeceğini anladığın an olabilir. Keşke her ümidini yitiren insan gerçekten kendini bulmuş olsa, umutsuzluk en güzel şey olurdu. Aslında ruhsal sıkıntılarımızın temelinde kendimizin bile anlam veremediği ama ısrar ettiği ilişkileri sürdürme çabası vardır. Bu çabada başkalarından fazlasıyla etkilenme durumu söz konusudur. Bu etkilenme kabulü ve reddetmeyi çoğu zaman bize farklı şekilde gösterir.

İnsan ilişkileri

Bir annenin çocuğunu kabulü gibi değildir, insan ilişkileri. Çünkü; anne ne olursa olsun çocuğundan vazgeçmez, en olumsuz davranışında bile onu savunma eğilimindedir. Oysa, bir anlamda hatalı bir davranıştır bu. Zamanında uyarılmayan bir davranışın acısı sonraları sonu hüsranla biten hayal kırıklığına dönüşebilir. İnsanlar birbirini olumsuz yönleriyle kabul etmek istemedikleri için haliyle çatışma olması da kaçınılmazdır. Fakat burada gözden kaçırdığımız bir şey var ki, hiç sevmediğimiz, anlaşamadığımız bir insanın bütün yaptıklarını genelleme hatası yaparak yanlış olarak görmek yapılan en büyük hatalı yorumlardan birisidir. Örneğin; haksızlığa uğramış kişi hoşlanmadığımız insan ise “zaten bunu hak ediyordu” demek mi gerekir, yoksa “kendisinden hoşlanmasam da bu konuda haklı” demek daha mı adaletli olur? Ergenler arasında çıkan çatışmaları çözmede onlara rehberlik ederken empati duygusunu kullanmaları noktasında bu türlü örneklere çok fazla ihtiyaç duymaktayız. Sevdiğimiz insanların yaptığı her şeyi onaylamak ya da hatalarını kapatmak ve görmek istememek her zaman nasıl doğru değilse, aynı şekilde hoşlanmadığımız insanların da haklı olduğu konularda aksini savunmak bir o kadar doğru değildir. Dolduruşa gelmek sözü bu türlü yanlış yönlendirmeleri ifade eder.

Ön yargılı olmamak

Bir karar alınırken toplulukta ilk itiraz eden kişiye bakın! aynı zamanda kısa bir süre sonra ilk kabul eden kişi halini alır. Herhangi bir olaya abartılı şekilde tepki veren bir başka kişi ise aslında tepkilerinin tam tersini hissediyor durumdadır. Bu türlü durumlarda verilen ilk tepki her zaman en samimisidir. Bir başkasının fikrinden etkilenmek kendini kandırmak anlamına gelir. Başkalarının doğrusu ile yaşamak, başkalarının fikirleriyle yol almak kendi irademizi yok saymaktan başka bir şey değildir. Sadece güçlü olduğu için ya da egemen bir düşünce olduğu için o düşünceyi savunuyor gibi olmak fırıldak bir karakteri simgeler.
Hani Suç ve Ceza da diyor ya; “kendine ait bir yalan başkalarına ait gerçekleri tekrarlamaktan belki de daha iyidir. Birincisinde sen bir insansın ikincisinde ise bir papağan.” Ne olursa olsun içinizden gelenler; gerçek, adil ve asıl olan ve seni en iyi şekilde ifade eden düşüncelerdir. Parmağın gösterdiği nokta yerine sadece parmağa bakanlar asıl görülmesi gerekeni görmezler, asılı görmek için önce asıl olmak lazımdır.

Bakmak ile görmek arasındaki fark

Bakmakla görmek arasındaki o farkı ortaya çıkaran da belki de bu asıl olanı görmedeki kararlılığımızdır. Herkes aynı yere bakar ama herkesin gördüğü şey aynı değildir. Baktığımızda o anın adeta fotoğrafını çekeriz. Ama görmek demek, baktığımızın ardına hakim olmak demektir. Oradaki korkuyu, kaygıyı, sevgiyi, samimiyeti , yapmacıklığı …ne varsa görmeye değer onların hepsini algılamaktır. Görmek özgürlüktür, kendini yapılandırmaktır. Bizler, birilerinin tavsiyesiyle bakabiliriz ama ancak kendi iç gözümüzle görebiliriz. O halde görmek bir kabiliyettir ve sadece bakmakla yetinenler gerçekten görenlerin eriştiği noktaya hiçbir zaman ulaşamazlar.

Mevlana’nın sözü

Bakmakla görmek, aşık olmakla sevmek arasındaki fark nedir? Diye sormuşlar, Mevlana‘ya. Cevaplamış; Senin baktığına herkes bakıyor; ama ya görebildiğini herkes görebiliyor mu? Herkes aşık olabiliyor; ama herkes senin gibi sevebiliyor mu? Aralarındaki tek fark sensin. Seni özel kılan görebildiğini ve sevebildiğini bilmektir.

bakmak ile görmek bakmak ile görmek arasındaki fark bakmak nedir görmek nedir mevlana sözleri ön yargılı olmamak için sartre sözleri suç ve ceza sözleri ümit etmek
Follow on Google News Follow on Flipboard
Share. Facebook Twitter Pinterest LinkedIn Tumblr Email Copy Link
Previous ArticleUmutsuz Yaşanmaz
Next Article Ömür dediğin..
Ahmet Akdel
  • Website

Han da yolcu, ofiste çaycı, evde baba

BENZER YAZILAR

Neslihan Atmaca1

Kadın 2023

10 March 2023
Neslihan Atmaca1

Dostane Günlükler

27 November 2022
Alperen Yılmaz0

Yazmak neydi tam olarak?

14 August 2022
Add A Comment
Leave A Reply Cancel Reply

Sponsorlu
web

En Son İçerikler

İmam Buhari Hz Kimdir? Hayatı, Eserleri İmamı Buhari Biyografi

1 May 2025

Türkiye’de Ev-Konut Satışları Raporu 2025 Mart

24 April 2025

Güne Erken Başlarsanız Neler Olur?

5 April 2025

Teheccüd namazının faziletleri

2 April 2025
Forumda En Çok Okunanlar
  • Kiraladığımız daireye satılık ilanı asılabilir mi?
  • Taks nedir? Taks 0,20 0,30 0,40 ne demek inşaat
  • Yüzüklerin Efendisi Théoden
  • Cemil Meriç Sözleri
logo
Facebook X (Twitter) Pinterest Vimeo WhatsApp TikTok Instagram YouTube

Rehberler

  • Gezi Rehberi
  • Gezilecek Yerler
  • En iyi Gezi Blogları
  • Dünyada Gezilecek Yerler
  • İstanbul'da Gezilecek Yerler
  • Antalya Gezi Rehberi
  • Kaş Gezi Rehberi
  • Muğla Gezi Rehberi
  • Seydikemer Gezi Rehberi
  • Fethiye Gezi Rehberi
  • Ortaca Gezi Rehberi
  • Dalaman Gezi Rehberi
  • Köyceğiz Gezi Rehberi

Konular

  • Aile
  • Huzur
  • Kişisel Gelişim
  • Tarih Rehberi
  • Sağlık Rehberi
  • Gıda Rehberi
  • Kitap Rehberi
  • Edebiyat Rehberi
  • Yaşam Rehberi

Kategoriler

  • English
  • Soru-Cevap Forum
  • Soru Sor?
  • Rehber
  • Keşfet
  • Listeler
  • Sözlük
  • Blog
Blog
  • Aktan İbrahim Kenan on Tarih nedir? Tarih Felsefesi
  • Funda on Kadın 2023
  • Yusuf on Eskidendi çok eskiden
  • Editor on Düşünmek nedir?
  • Editor on Dostane Günlükler
Forum
  • Kaks nedir? Kaks emsal ne demek by ayşe
  • Taks nedir? Taks 0,20 0,30 0,40 ne demek inşaat by Ayşe Fadime Kaçan
  • Kiraladığımız daireye satılık ilanı asılabilir mi? by Mustafa Uçar
  • neden müslümanlar geri kaldı by joseph can
  • Kurtlar Vadisi mi Deli Yürek mi? by Ali Osman Karademirler
  • Kurtlar Vadisi gerçekler, eleştiri-yorum by Rehbertr
  • Tarihte hangi dönemde, çağda hangi yıllarda yaşamak isterdiniz? by Erol Baki Bülent
  • Hakkımızda
  • Reklam
  • İletişim
  • Yazı Gönder
  • Telif Bildirimi

Type above and press Enter to search. Press Esc to cancel.